­
JUSTICE LEAGUE: DÜNYAYI BEŞ KİŞİ TOPLANSANIZ DA KURTARAMAZSIN - DENIZ IN NEVERLAND

JUSTICE LEAGUE: DÜNYAYI BEŞ KİŞİ TOPLANSANIZ DA KURTARAMAZSIN

Kasım 21, 2017


 Batman V. Superman'den beri dört gözle beklediğimiz filmimiz sonunda vizyona girdi. Fragmanlar, görseller, müzikler derken bizi öncesinde epey bir gaza getirdi ama ne yazık ki hafta sonu açılışında tahmin edilen başarıyı getiremedi.
 Gerek Batman V. Superman'den doğan hayal kırıklığı, gerek hala Batman'e olan ön yargıdan dolayı insanlar beklentiyi azaltmış olabilir ama yine de ortaya görsel açıdan keyifli, önemli DC karakterlerini beyaz perdede izleyebildiğimiz bir film çıkmış. Gelelim kısaca konusuna;
 Ana senaryo Steppenwolf'un dönüşü ve kıyameti getirecek olan üç kutuyu birleştirmeye çalışması etrafında şekilleniyor. Bruce, Gotham'da rastladığı Parademon'lar yüzünden kötü olayların olabileceğinden şüpheleniyor ve Diana ile birlikte, bulabildiği kadar süper kahramanı bir araya getirmeye çalışıyor.


 Çizgi roman okuyan biri değilim. Marvel ve DC'yi sadece filmlerinden ve dizilerinden takip ediyorum. Ara sıra da karakterlerin geçmişlerini araştırırım. Buna dayanarak, bana her zaman DC, Marvel'dan daha ağır ve ciddi gelmiştir. Belki de bunu sadece filmlere dayanarak söylüyorum ama DC kahramanları daha efsanevi yansıtılıyor. İnsanlara hizmet etme güdüsü ve insanları kurtarma isteği bu kahramanlarda daha belirleyici özelliklermiş gibi yansıyor. Karakterlerin çoğu Tanrı veya efsanevi bireyler, bazıları metahuman, bazıları da Batman gibi, insan üstü özelliği olmasa da kendini halka hizmet etmeye adamış insanlar. Belki Marvel'da da bu böyle ama Avengers filmleri hep renkli ve eğlence filmi gibi gözümüze sokuluyor.

  Green Lantern'sız bir Justice League var önümüzde. Kendisi ne zaman katılır bilemem. Diğer karakterleri çok beğendim, tam oturmuşlar. Ben Affleck konusu hala muamma ama bu filmde o da rolüne daha bir oturmuştu sanki. Flash konusunda ciddi sıkıntılarım var. Grant Gustin'in Flash'ini çok seven biri olarak, hadi Ezra Miller'ın Flash olmasını geçtim, karakteri soktukları hal içler acısı. Justice League kurucu üyesi, yıllar öncesinde hıza kavuşan ve halihazırda zaten adli tıpçı olan Barry Allen, resmen filmde espri yapmak için oraya konmuş. Bu zaman çizelgesini gerçekten anlayamıyorum. Neyse en azından dizideki gibi sürekli dayak yemedi. Ama Earth bilmem kaç ise de söyleyin be kardeşim.


Bu kadar saydırdım ama yazdığım başlığa değinme sırası yeni geldi. Evet; bir Cyborg, bir Amazon, bir meta, bir Atlantis'li ve dünyanın en zeki adamı birleşip yine de Steppenwolf'u yenemiyorlar ve o son kutuyu ortada bırakıp resmen alınmasına göz yumuyorlar. Hal böyle olunca Superman'e ihtiyaç duyuluyor. (Neyse ki Steppenwolf geldi de Superman'i dirilttiler.) Superman'de gelip "Kim bu sizi döven dallama?" edasıyla adamı haşat ediyor. Evet, filmin özeti bu. Superman'in herkese karşı belirgin üstünlüğü de açıkça gözümüze sokuluyor. Neyse ki sonunda dünya kötülüklerden temizleniyor ve kahramanlarımız rahat bir nefes alıyor.


  Filmin sonunda, iki ek sahne görüyoruz. Biri Superman ve Flash'ın Dünyanın en hızlı adamı kim? sorusunu yanıtlamak için yarıştıkları sahne, bir diğeri ise hapisten kaçan Lex Luthor'ın lüks yatında Slade Wilson'ı yani nam-ı diğer Deathstroke'u ağırladığı sahne. Bu sahne de apaçık Injustice League'in habercisi.

 Bruce Wayne'in gereksiz zengin esprileri ve saçma bir Flash karakteri dışında; grubun tek kadını, biricik Diana'mızın muhteşemliği, Jason Momoa ve önünde diz çöküp tövbe edilecek Superman için izlenebilir bu film. Umarım ileriki filmlerde beklentileri daha iyi karşılayabilirler.


You Might Also Like

0 yorum