­
WONDER WOMAN: WARBRINGER | KİTAP YORUMU - DENIZ IN NEVERLAND

WONDER WOMAN: WARBRINGER | KİTAP YORUMU

Nisan 10, 2018

 Yine bir Leigh Bardugo kitabıyla karşınızdayım ama bu sefer romanımız herkesin aşina olduğu, çizgi roman dünyasının en badass karakterini barındırıyor; Wonder Woman...
  Bilmeyenleriniz varsa, Dc Comics'in unutulmaz karakterlerinden Batman, Superman, Catwoman ve Wonder Woman; Dc Icons serisi altında, bazı YA yazarları tarafından öyküleştiriliyorlar. Pegasus Yayınları'ndan çıkan ilk kitap Wonder Woman: Savaşgetiren, muhteşem cildiyle görür görmez şok etkisi yarattı bende. Gerçekten baya kaliteli bir baskı olmuş amma ve lakin fiyatı da epey tuzlu. Yine burada internet indirimi de imdadınıza yetişebilir. Bu romanı edinmemde en büyük etki, göz kamaştıran cildinin yanı sıra, en sevdiğim süper kahramanı barındırıyor olması. Özellikle Batman v. Superman filmiyle sinemada popülerlik kazanan, daha sonra da kendi solo filmi çıkan Wonder Woman; Amazon olması, Tanrı kızı olması ve özellikle kadın olmasıyla bende çok özel bir yere sahip. Kitabı okuduktan sonra hemen bir koşu çizgi filmini de izledim. Kendisi gibi güçlü kadınlar arasında, gözlerden uzak bir adada, her an patlak verecek bir savaşa hazırlanarak büyüyen Diana, insanlara olan inancı ve gücünü dünyanın yararı için kullanma isteğiyle gerçekten ilham veren bir karakter.
 Bu kadar övgü sonrası biraz da kitaptan bahsedecek olursak; hikaye, her Wonder Woman hikayesi gibi Diana'nın dünyaya daha ayak basmadığı bir zaman diliminden başlıyor. Diana annesi Hippolyta'nın himayesinde, bir gün gerçek bir Amazon olma hayaliyle yaşarken, bir gün Themiscyra'da bir gemi kazasına rastlar ve tek kurtulan kişi olan Alia'yı sahile çıkartır. Themiscyra'ya bir insan geldiği için, adada depremler başlar ve Amazonlar hastalanırlar. Aslında geminin batmasının da adanın garipleşmesinin nedeni de Alia'nın Savaşgetiren soyu barındırmasıdır. Diana ya Alia'yı ölüme bırakıp adasının eski haline dönmesini bekleyecektir ya da Alia'yı Yunanistan'a, Helen'in mezarına götürüp onun bu lanetten kurtulmasına yardım edecektir. Alia'yı adadan çıkardığı andan itibaren Diana, Alia'yı ne olursa olsun koruyacağına dair Amazon yemini eder. Her şey planlandığı gibi gidecekken, Diana yalnızca Themiscyra'dan ayrılmak ve oraya geri dönmek üzere aldığı yakut taşıyla Yunanistan'a ışınlanmak isterken, Alia ve Diana kendilerini New York'ta, Alia'nın şehrinde bulurlar.
    Aksiyon açısından oldukça doyurucu bir romandı. Diğer Diana öykülerinde olduğu gibi Steve Trevor'ı burada bulamıyoruz ama kahramanımız yine de ufaktan bir romantizm yaşıyor, her ne kadar romantizm yaşadığı kişi pislik çıksa da. (oops spoiler) Karakterler çok güzel oluşturulmuş. Diana her ne kadar insan olsalar da aslında hepsinin ne kadar güçlü ve özverili oldukları kanısına varıyor. Diyaloglar ve mekan tasvirleri yine çok güzel. Genç Yetişkin roman severler ve Wonder Woman hayranlarının severek okuyacağını düşünüyorum. Devamının olacağını düşünmüyorum ama sanki devamı gelecek gibi bitti, umarım gelir ya da Diana için başka hikayeler de yazılır çünkü bu kadın bir harika.

 "She was once the servant of the gods, sent to teach mankind to worship them...but she learned to be human, instead. She's the Defender of Truth and Life in the struggle between heaven and humanity--between the mortal and the mythological...and she's me. I am Wonder Woman...and this is only the beginning."

You Might Also Like

1 yorum