­
HAYVAN MEZARLIĞI(PET SEMATARY) | ÖLÜLERİN ÖLÜ KALMASI DAHA İYİDİR - DENIZ IN NEVERLAND

HAYVAN MEZARLIĞI(PET SEMATARY) | ÖLÜLERİN ÖLÜ KALMASI DAHA İYİDİR

Şubat 23, 2018


  Bu dünyada doğup, büyüyüp, ölen fani insanlar olarak yaradılışı her zaman sorgulamışızdır. "Bu şey neden var?" veya "O neden öldü?" gibi. Kaybettiğimiz şeylerin kıymetini her zaman, elimizden kayıp gittikleri zaman daha iyi anlarız. Daha sonra bir kendimize, bir de Tanrıya kızarız; "Onu neden benden aldın?" diye. İşte Louis Creed'de, hayatını ve ailesini gayet güzel idame ettirirken, yaşadığı kaybın sonucu kendini Tanrıcılık oynarken buluyor. Ama bunun sonuçları tahmin edeceğiniz gibi iyi bitmiyor.
   Stephen King, herkesin bildiği üzere korku-gerilim romanlarının en önemli starı, belki de birincisi. Yazdığı onlarca roman ve öyküyle, okurlarının kabuslarına bile konu olan birisi. Hayvan Mezarlığı, utanarak söylüyorum, kendisinden okuduğum ilk roman oldu. Yazıldığı dönem birçok okurunu çok korkutmuş bu roman, özellikle çocuk okurlarını. Bu yüzden şimdi okuduğuma memnun oldum, çünkü küçük Deniz okusaydı, bol kabuslu geceler onu bekliyor olabilirdi.
  Kurgusunda, gizemli kasabalardan veya geçmişte yaşayan insanların etkilerinden bahseden romanları ayrı bir seviyorum. Creed'lerin yeni taşındığı Ludlow'da, evlerinin bulunduğu arsada bir hayvan mezarlığı yer alıyor. Bu mezarlığı; yoldan geçen tırların çarpması sonucu ölen evcil hayvanları için, kasabalı çocuklar oluşturmuş. Ama asıl ilginci, hayvan mezarlığının daha da tepesindeki bölgede yer alan, eski bir kızılderili kabilesi Mikmak'lara ait olan mezarlık. İnanışa göre bu mezarlığa gömülen bir ölü, hayvan veya insan, yeniden hayata dönüyor ama eski benliğinden biraz farklı bir şekilde. Louis'in karısı ve çocuklarının şehir dışında oldukları bir gün, kendi kedileri Church'de ölür ve Louis kediyi, komşusu Jud'ın eşliğinde buraya gömer. Ertesi gün, Louis olanları kızına nasıl anlatacağını düşünürken, Chuch, üzerinden hiç gitmeyecek olan toprak ve ölüm kokusuyla eve geri döner.
Stephen King, filmde rahip rolünde.
  Devamında romanda tempo giderek artıyor ve gerginlik tavan yapıyor diyebilirim. Creed'ler birkaç mutlu günden sonra adeta darmadağın olacakları olaylar yaşıyorlar. Benim aldığım ders, kesinlikle doğanın kurallarının çiğnenmemesi. Ölüm de doğum gibi hayatın bir gerçeği. Alışmak tabi ki imkansız, ama Louis gibi "Yok efendim kabul etmiyorum." derseniz paçayı kurtaramazsınız, benden söylemesi. Bu arada romanın 1989 yapımı bir filmi de bulunuyor,tahmin edebileceğiniz üzere zayıf efektli ama It'in yönetmeni de Pet Sematary'yi yeniden çekmek için hazırlıklara başlamış. Ne diyelim, güzel haber. Stephen King'e de yazdıkları ve yazacakları için bir adet Meryl Streep alkışı vermek farz oldu.

You Might Also Like

0 yorum